NEVÜ Öğrencileri Tarihi Kayaşehir’i Keşfetmek İçin Gezdi NEVÜ Öğrencileri Tarihi Kayaşehir’i Keşfetmek İçin Gezdi

 Eğitim-İş Şube Başkanı İbrahim Demir, Türk dil bayramını kutladı.  

Demir, "Aynı toplumda yaşayan insanlar arasında, bir iletişim aracı olarak duygu, düşünce ve inanç birliği sağlayan dil, geçmişle gelecek arasında köprü görevi üstlenen ortak bağdır. Bu nedenle bir ulusu birbirine sadece toprak sınırları değil, ortak kültürü ve dili kenetler. Bugün, bu vatandaki en büyük ortaklıklarımızdan birinin, güzel Türkçemizin bize armağan edilmesinin yani Türk Dil Bayramı’nın 88. yıl dönümüdür. 

Dil bağımsızlığını, siyasal ve ulusal bağımsızlığın ayrılmaz parçası olarak gören Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün çağdaşlaşma sürecinde dilimizin geliştirilmesinde ve yabancı sözcüklerden arındırılmasında katkıları sınırsızdır. Onun 26 Eylül 1932’de bizzat başkanlık ettiği ve başlangıç gününü her yıl Dil Bayramı olarak kutladığımız I. Türk Dili Kurultayı ile yaşama geçirilen Dil Devrimi; Türkçe'nin, yapısı, söz varlığı ve diğer dillere olan etkisiyle güçlü bir dil haline gelmesi bakımından büyük önem taşımaktadır. 

"Türk Milletinin dili, Türkçe'dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yükseltmek için çalışır. Bir de Türk dili Türk Milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk milleti geçirdiği nihayetsiz felâketler içinde ahlâkını, ananelerini, hatıralarını, menfaatlerini, kısacası bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk dili Türk Milletinin kalbidir, zihnidir." sözleri, Atatürk'ün dilimize verdiği önemi ortaya koymaktadır. 

Ancak bugün dilimiz üzerinde aynı oyunlar oynanmakta ve dilimize yönelik saldırılar eğitim üzerinden yoğunlaştırılmaktadır. Bir yandan tüm okullarımız imam hatipleştirilirken okullarımızda Arapça egemen dil durumuna getirilmeye çalışılmaktadır. 

Türkçemizin bugün karşı karşıya bulunduğu; yabancı sözcüklerin kullanımının özendirilmesi, dilin yozlaşması ve yanlış kullanımı gibi tehlikelerden arınarak geleceğe zengin bir dil olarak taşınması hepimizin duyarlılığını ve ortak çabalarını gerektirmektedir. 

Bu konuda en önemli vurguyu yine Atatürk yapmıştır: “Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki bu dil, şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır.” 

Eğitim-İş olarak tüm ulusumuzu, aydınlarımızı dilimize, kültürümüze sahip çıkmaya, özgün bir düşünce ortamı yaratmak için dilimizi özenli kullanmaya, yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmaya çağırıyor, Dil Bayramımızı kutluyoruz" diye konuştu.  EĞİTİMİŞ BAŞKANI (1)

Editör: Gülşehir Media