TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, İçişleri Bakanlığının 2023 yılı bütçesinin görüşmeleri sürüyor.
Bütçe üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz alan Mersin Milletvekili Behiç Çelik, sığınmacılar nedeniyle suç oranlarının zirve yaptığını savundu.
Bu göç politikasına son verilmesini isteyen Çelik, yüz binlerce sığınmacıya vatandaşlık verilmesinin de kabul edilemeyeceğini dile getirdi.
"Suriyelilerin kaydını düzgünce tutamamışken hangi kriterlere göre, kimlere vatandaşlık veriliyor?" diye soran Çelik, "Taliban'ın iktidara gelişiyle bir de Afgan göçmenler meselesi vuku buldu. İran'dan olası bir göç dalgası da bekleniyor. Bu terazi bu yükü çekmiyor. Milletimizin gücü de sabrı da kalmadı. Hudut namustur, milli namusu daha fazla çiğnetmemeliyiz." diye konuştu.
MHP Konya Milletvekili Kalaycı, Türkiye'nin, terörle istikrarsızlaştırılmak ve hedeflerinden uzaklaştırılmak istendiğini söyledi.
Türkiye'nin kararlı yürüyüşünden asla vazgeçmeyeceğini, terörizme karşı mücadelenin kararlılıkla sürdüğünü belirten Kalaycı, milletin desteği ve dualarıyla terör musibetinin kökünün kazınacağını ifade etti.
Terör örgütlerine silah, para, eğitim desteği vermenin uluslararası hukukta suç olduğuna dikkati çeken Kalaycı, "Karşımızda yalnızca teröristler yok; PKK/PYD/YPG ve FETÖ kukla, piyon. Türk milleti ile kimlerin hesabı varsa Türkiye'nin varlığından ve egemenlik haklarından kim rahatsızsa terörizmin baronları onlar." şeklinde konuştu.
Terörle mücadele sürecinin, partilerüstü bir mana ve muhteva taşıdığını anlatan Kalaycı, "Demokrasi, özgürlük, adalet kavramlarının arkasına saklanıp terörle mücadeleyi karalamaya çalışanlar, Türkiye'yi karıştırma ve kaosa sürükleme niyetini aleni şekilde gösterenleri el üstünde tutanlar milletimizce biliniyor. Aziz milletimiz teröriste 'terörist' diyemeyenleri, terör örgütünü lanetlemeyenleri, terör örgütünü destekleyenleri ve onlarla işbirliği yapanları, Türk askerine ve polisine alçakça iftira atanları çok iyi biliyor ve görüyor." değerlendirmelerinde bulundu.
"Türkiye terörün kökünü kurutmak için kararlı bir mücadele yürütüyor, kahraman güvenlik güçlerimiz destan yazıyor." diyen Kalaycı, yurt içinde ve sınır ötesinde gerçekleştirilen operasyonlarda terörün bitme noktasına getirildiğini, terör elebaşlarının da tek tek imha edildiğini kaydetti.
Hükümetin kararlılığı, kahraman Mehmetçiğin, polislerin ve güvenlik korucularının fedakarlığı ve cesaretiyle ihanetin can damarlarının kesildiğini anlatan Kalaycı, "Sırada, korkudan köşe bucak saklanan Kandil'in yılanları, çıyanları, akrepleri var. Onların da döktükleri kanla boğulacağı günler yakın. Bu şerefsizlerin sonu geldi, bu melanetin kökü her yerden sökülüp atılacak." dedi.
- "Suç saksılarda mı?"
İYİ Parti Ankara Milletvekili İbrahim Halil Oral, İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısını hatırlatarak, "Teröristler sınırlarımızdan ellerini kollarını sallayarak girebiliyor, güneyden kuzeye Anadolu'yu geçip İstanbul'u patlatabiliyorsa suç saksılarda mı yoksa ihmal bütün bu bilgilere sahip makamlarda mı?" diye sordu.
Oral'ın, "Askerimize, 'Kaçak sığınmacı girişleri sırasında arkanızı dönün, görmezden gelin.' diye emir verildiğini bölgede askerlik yapan evlatlarımızdan dinliyoruz." iddiası üzerine araya giren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Yalan söylüyorsun, Türk Silahlı Kuvvetlerine bühtanda bulunuyorsun." karşılığını verdi.
İktidarın, Çin'deki soykırımdan kaçarak Türkiye'ye gelen Uygur Türkleri ile yeterince ilgilenmediğini savunan Oral, "Soykırımdan, baskıdan kaçan Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin arasına nifak sokacak işlerin altında da AK Parti iktidarı var. Uygur Türklerine verilecek vatandaşlıkları bir ya da birkaç dernekten alınan referanslar üzerinden gerçekleştirmek insanlığa ve devlet ciddiyetine yakışmaz." dedi.
İçişleri Bakanı Soylu, Oral'a, "Bana söyle ama devlete söyleme, bu kadar hassasiyetiniz olsun. Türkiye Cumhuriyeti'ni ABD ile Çin arasında paspas yapmaya çalışan bir anlayışın metnini okudunuz. Yazıklar olsun." ifadelerini kullandı.
- "Kafama birçok soru işareti geliyor"
HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, İstiklal Caddesi'ndeki terör saldırısını hatırlatarak, "Bir kadın var, yüzü gözü morarmış, belli ki gözaltında işkence görmüş. Daha ifadesi alınmadan, Sayın Soylu, teröristin istihbarat elemanı olduğunu itiraf ettiğini söyledi. Böyle bir istihbarat elemanı gördünüz mü? Şaşkın, genç bir kadın istihbarat elemanı, olayı yapıyor ve evine gidiyor." diye konuştu.
Saldırının talimatının Kobani'den geldiğinin, teröristin Türkiye'ye Afrin'den girdiğinin ifade edildiğini söyleyen Paylan, şunları kaydetti:
"Daha sonra ülkeye İdlib'den girdiğini itiraf ediyorlar. İdlib, HTŞ'nin elinde. Afrin de yine Türkiye, HTŞ ve oradaki bazı cihatçı grupların elinde. Burada kafama birçok soru işareti geliyor. Çünkü geçmişte bu tür provokasyonlarda devletin içindeki bir karanlığın parmağı olmuştur. Bu ülkede seçimlere gidilirken her zaman bu tür provokasyonlar olmuştur. Bunları sorgulamamız gerekir."
Bunun üzerine İçişleri Bakanı Soylu, Paylan'a, "İftira ediyorsun; PKK'yı, PYD'yi temizliyorsun. Devlete iftira ediyorsun. Terbiyesizlik yapma. Sorgulayacaksan PKK'yı, PYD'yi sorgula. Terbiyesiz. Sen, seni buraya milletvekili olarak getirenleri sorgula." dedi.
Konuşmasını sürdüren Paylan, Taksim saldırısının iki amacı olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
"Siyasette yumuşama emareleri vardı. Aysel Tuğluk, akli melekeleri yok, bir hakkın teslimi olarak serbest bırakıldı. HDP'ye bir ziyaret yapıldı, bu da bir yumuşama emaresiydi. Sayın Bahçeli, 'Doğru bir adım.' dedi. Selahattin Demirtaş, özel uçakla Diyarbakır'da kalp krizi geçiren babasına götürüldü. Bunlar Sayın Cumhurbaşkanı'nın iradesi dışında olamazdı. Devlet içindeki o karanlık, İstiklal Caddesi saldırısıyla bu yumuşama emarelerine cevap verdi. Ne zaman bir yumuşama emaresi olduysa bu tip provokasyonlar yaşandı. Ayrıca Sayın Soylu, 'Talimat sınır ötesinden geldi.' diyerek, sınır ötesi bir harekatın gerekçesini yapmak istiyor. Toplumsal barışımıza en büyük tehdit bu."
Karşılıkla laf atmaların yaşanması üzerine araya giren Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Cevdet Yılmaz, milletvekillerini ikili diyaloğa girmemeleri konusunda uyardı.
- "Sen mahkeme basan eşkıyasın"
Daha sonra söz alan CHP Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, "İstanbul'daki terör saldırısını gerçekleştiren teröristle yapılan görüşmede MHP Güçlükonak İlçe Başkanı Mehmet Emin İlhan adına kayıtlı telefonun kullanıldığı" iddiasını hatırlatarak, "Bu iddialar başka bir muhalefet partisinin ilçe başkanı ile ilgili olsaydı, o kişi linç edilmiş, tutuklanmıştı." dedi.
Bunun üzerine İçişleri Bakanı Soylu, Başarır'a, "Sen Türk Silahlı Kuvvetlerine 'satılık' dedin, senin ne olduğunu bilmiyor muyuz? Sen mahkeme basan eşkıyasın." karşılığını verdi.
AK Parti İzmir Milletvekili Yaşar Kırkpınar da Türkiye'yi 20 yılda asırlık demokrasi ve kalkınma reformlarıyla buluşturduklarını dile getirerek, "Vesayetle kavgamızı da darbe teşebbüslerine direnişimizi de yedi düvele karşı verdiğimiz mücadeleyi de hep aynı gayeyle yaptık." görüşünü paylaştı.
Siyasi istikrarsızlığın, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile aşıldığını anlatan Kırkpınar, güvenlik kaygılarının, terörle mücadeleyi sınır ötesine geçerek çözüldüğünü kaydetti.
İçişleri Bakanlığının yönetimindeki hiçbir adımın gelişigüzel atılmadığını belirten Kırkpınar, "İçişleri Bakanlığımızın 15 Temmuz sonrasındaki en büyük adımlarından biri birimler arasındaki entegrasyon ve koordinasyonun tesis edilmiş olması. Terörle mücadelede özellikle Doğu ve Güneydoğu'da günlük hayatın normal seyrine dönmesi önemli bir gösterge. Birilerinin çizmeye çalıştığı karanlık tablonun doğru olmadığını İçişleri Bakanımız ve ekibinin yaptığı çalışmalardan görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA