Birçok bölgede işsizlik rakamları endişe verici boyutlara ulaşmış durumda, ancak buna rağmen yerel yönetimler ve yatırımcılar, halkın öncelikli sorunlarını görmezden gelerek otel ve lüks projelere yönelmiş durumda.
Son dönemde yapılan açıklamalara göre, işsizlik oranı %15'i aşmış durumda. Özellikle genç nüfusun iş bulamama sorunu giderek derinleşiyor. Üniversite mezunları bile vasıfsız işlerde çalışmak zorunda kalıyor ya da uzun süre işsiz kalıyor. Bu olumsuz tabloya rağmen, birçok belediye ve yerel yönetim, istihdam yaratacak projeler yerine, turizme yönelik otel ve tatil köyü inşaatlarına öncelik veriyor.
Vatandaşlar, günlük geçim sıkıntısı içinde boğuşurken, şehir merkezlerinde ve kıyı bölgelerinde birbiri ardına yükselen lüks oteller ve tatil köyleri büyük bir tepkiye yol açıyor. "Bu kadar otel yerine fabrika açın, iş yaratın!" diyen halkın sesi, yetkililer tarafından duyulmazdan geliniyor. Özellikle tarım arazilerinin imara açılması ve bu alanlara lüks projelerin yapılması, kırsal kesimde yaşayan halkın tepkisini daha da artırıyor.
Yıllardır tarımla geçinen aileler, ellerindeki son tarlaları da kaybetme riskiyle karşı karşıya. Toplumun geniş bir kesimi, yerel yönetimlerin bu tavrını "vatandaşı unutan politikalar" olarak nitelendiriyor. Ayrıca, kıyı bölgelerinde yapılan bu projeler, doğal güzelliklerin tahrip edilmesine ve çevre sorunlarının artmasına neden oluyor. Bu da sadece işsizliği değil, aynı zamanda yaşam kalitesini de olumsuz etkiliyor.
Yetkililere Çağrı: Önceliğimiz İş Olsun
Vatandaşlar, yerel yöneticilere ve hükümet yetkililerine seslenerek, bu yanlış politikaların bir an önce terk edilmesini istiyor. "Biz lüks otel değil, iş ve aş istiyoruz" diyen halk, yetkililerin önceliğinin turizm değil, istihdam yaratacak projeler olması gerektiğini belirtiyor.
Uzmanlar da bu konuda halkla aynı görüşte. Ekonomik büyümenin ve toplumsal refahın sağlanması için öncelikli olarak üretim odaklı projelere yatırım yapılması gerektiğini vurguluyorlar. Aksi takdirde, artan işsizlik oranlarının ve ekonomik sıkıntıların toplumsal huzuru bozabileceği uyarısında bulunuyorlar.
Sonuç olarak, vatandaşın öncelikli sorunu olan işsizlik, yerel yönetimler ve hükümet tarafından göz ardı edilmemelidir. Lüks projelerle geçici bir turizm canlanması sağlanabilir, ancak bu politikalar uzun vadede topluma zarar vermekten öteye geçemez. Yöneticiler, halkın sesine kulak verip, istihdam yaratacak projelere öncelik vermelidir. Aksi takdirde, bu politikaların bedeli, hem toplum hem de ekonomi açısından ağır olacaktır.