Merkezin Sorumlu Hekimi Prof. Dr. Zeynep Aydan Kurtaran yaptığı açıklamada, robotik cihazların ve sanal gerçekliğin modern tıbbın parçası haline geldiğini dile getirdi.
Hastalara yürüme becerisini yeniden doğru şekilde kazandırmak amacıyla yüksek yoğunluklu ve tekrarlı eğitimlerde "robot" teknolojisinin kullanılmaya başlandığını belirten Kurtaran, Türkiye'nin en büyük, Avrupa'nın ise sayılı büyük merkezlerinden olduklarını anlattı.
Kurtaran, rehabilitasyonda robot teknolojisinin tedavi sürecine büyük katkı sağladığını aktararak, "Bu teknolojide robot, hareketi yapamayan hastaya ya hareketi yaptırır ya da harekete yön verir." diye konuştu.
Sistemin en önemli avantajının, normal yürümeye çok benzeyen şekilde hareketler yaptırması ve beyindeki merkezleri sürekli uyarması olduğuna dikkati çeken Kurtaran, hastaların rehabilitasyon programlarına düzenli ve aktif olarak katıldıklarında beyin fonksiyonlarının doğrudan etkilendiğini ve önemli ölçüde düzelme sağlandığını vurguladı.
Kurtaran, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Robotik rehabilitasyon merkezi ve sanal gerçeklik ünitesinde, özellikle omurilik ve beyin hasarı bulunan, inme geçiren, serebral palsi tanısı alan, çeşitli nedenlerle yoğun bakımda yatan ve yürüme-denge problemleri yaşayan, ortopedik girişim geçiren ve uzun süre hareketsiz kalmaya bağlı yürümekte zorlanan, Parkinson gibi birtakım nörolojik sorunları bulunan hastaların yanı sıra Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanarak travma sonrası yürüme zorluğu çeken hastalarımıza hizmet veriyoruz.
Merkezde robotik sistemlerin yanı sıra kol ve el egzersizlerinin yapıldığı robotlar ve denge sistemleri de mevcut. Bütüncül şekilde hastanın neresinde fonksiyon kaybı ve nörolojik sıkıntı varsa, buna yönelik robotlarla rehabilitasyon hizmeti sunuyoruz."
Kurtaran, robotik yürüme sitemiyle, işlev görmeyen ayak ve bacağın normal yürüyüş şeklinde harekete geçirildiğini, hastanın yürüme bandının üzerinde askılar vasıtasıyla yukarıya alındığını, bacakların iki tarafına yerleştirilen robotik aparatlar yardımıyla normal yürüyüş şekline birebir benzer yürüme hareketleri yaptırıldığını bildirdi.
Tedavi esnasında cihaz üzerindeki alıcılar yoluyla, vücut ağırlığının, yürüme temposunun ve şeklinin, eklem açılarının bilgisayar programıyla kontrol edildiğini kaydeden Kurtaran, "Hastaların karşısında kendisinin yaptığı hareketleri görebilecekleri, aynı zamanda duyusal girdilerin olduğu sanal gerçeklik ekranları var. Özellikle çocuklar için çeşitli oyunlar, erişkinler için de görevler var. Bunları yerine getirerek neleri yapabildiklerini, neleri az yapabildiklerini sistem algılıyor." ifadelerine yer verdi.
Kurtaran, rehabilitasyon süresinin ve seans sayısının hastanın durumuna göre değişiklik gösterdiğini, her seansın 45-60 dakika kadar sürdüğünü ve 10-30 seans devam ettiğini belirtti.
Robotik rehabilitasyondan sonra hastaların uykularının düzene girdiğinin, boşaltma sistemlerinin normale döndüğünün, fonksiyonel hareketlerinin arttığının ve özgüvenlerinin yükseldiğinin ortaya konduğunu ifade eden Kurtaran, şunları ekledi:
"Merkezimizde günde 50 hasta alabiliyoruz, ayda 1500 hastayı buluyor. Merkeze, kol-bacak boy ve kalınlığı robotik adaptörlere uygun hastaları alabiliyoruz. Hafta sonu dahil haftanın 7 günü saat 20.00'ye kadar hasta alabiliyoruz. Özellikle akşam saatlerinde çocuk hastalarımızın gelmesini kolaylaştırmak için ailelerin mesai saatleri sonrasına göre düzenliyoruz.
Büyük felaket sonrasında omurilik ve beyin hasarı bulunan, kafa travması olan hastalarımız hastanemize getirildi. Özellikle bu dönemde depremzede hastalarımızı öncelikli olarak almaya çalışıyoruz."
Enkazda sıkışmaya bağlı omuriliğinde sorun yaşayan Sabahattin Şahutoğlu da Antakya'daki tıbbi müdahalenin ardından Ankara'ya getirilerek tedavi altına alındığını anlattı. Robotik rehabilitasyon merkezinde tedavi gören Şahutoğlu, "Enkazdan yeğenim, ağabeyim ve eşim çıkardı. Depremin birinci günüydü. Ailemde sadece ben göçük altındaydım." dedi.
Şahutoğlu, "Buraya gelene kadar hiç umudum yoktu. Burada gerçekten hayata bağlandım. Doktorlar başta, bizimle ilgilenen herkes çok iyi. Burada bir aile gibi bize bakıyorlar. İnşallah, Allah'ın izniyle yürüyerek çıkacağım. Umutluyuz, umut verdiler bize." ifadelerini kullandı.